Pietro d’Abano (yaklaşık 1257 – 1316), Orta Çağ’ın sonlarında yaşamış, döneminin en etkili İtalyan hekim, filozof, astrolog ve akademisyenlerinden biridir. Tıp ile felsefeyi birleştirme çabaları, geniş bilgisi ve trajik hayat öyküsü ile tanınır.
Hayatı ve Eğitimi
Asıl adıyla Pietro d’Abano, doğduğu yer olan İtalya’nın Abano kasabasından (günümüzdeki Abano Terme) ismini almıştır. Tıp ve felsefe eğitimi almak için dönemin önemli bilim merkezlerinden olan Paris’e gitmiştir. Eğitimini tamamladıktan sonra Padua’ya yerleşmiş ve Padua Üniversitesi’nde tıp profesörü olarak dersler vermiştir. Hekimlikteki ünü o kadar artmıştır ki kendisine “Büyük Lombardiyalı” denilmiştir.
Tıp ve Felsefeye Katkıları
Pietro d’Abano’nun en temel amacı, tıp ile felsefe arasındaki görünürdeki çelişkileri ortadan kaldırmaktı. O dönemde tıp, Yunan (özellikle Galen) ve Arap (İbn Sînâ ve İbn Rüşd gibi) hekimlerin teorilerine dayanırken; felsefe ise Aristoteles’in doğal felsefesinden besleniyordu. Abano, bu iki disiplini uzlaştırmaya çalışmıştır.
En Önemli Eserleri
- Conciliator differentiarum quae inter philosophos et medicos versantur (Filozoflar ve Hekimler Arasındaki Anlaşmazlıkları Uzlaştırıcı): Abano’nun şaheseri kabul edilen bu eser, tıp ve felsefe alanındaki 200’den fazla tartışmalı soruyu ele alır. Kitap, Aristoteles’in doğa felsefesi ile Galen ve Arap hekimlerinin tıbbi öğretilerini sentezleme girişimindedir. Bu eseriyle tıp eğitiminde yüzyıllar boyunca otorite olarak kabul edilmiştir.
- De venenis eorumque remediis (Zehirler ve Panzehirleri Üzerine): Zehirler ve tedavileri üzerine yazdığı bu eser de döneminde büyük ilgi görmüştür.
Ayrıca Aristoteles’in “Problemler” adlı eserini Yunancadan Latinceye çevirmiş ve üzerine şerhler yazmıştır. Çalışmalarıyla Padua Üniversitesi Tıp Fakültesi’nin Avrupa’nın en önemli tıp merkezlerinden biri haline gelmesine öncülük etmiştir.
Astroloji, Büyücülük ve Engizisyon Davaları
Pietro d’Abano, tıp ve felsefenin yanı sıra astrolojiyle de derinden ilgileniyordu. Hastalıkların teşhis ve tedavisinde astrolojik gözlemleri kullandığı bilinmektedir. Ancak bu ilgisi, tıp alanındaki yenilikçi ve sorgulayıcı fikirleriyle birleşince başını derde sokmuştur.
Dönemin muhafazakâr dini çevreleri tarafından büyücülük ve sapkınlıkla (heresy) suçlanmıştır. Hakkındaki iddialar arasında şeytanın yardımıyla harcadığı paraları kesesine geri getirdiği ve felsefe taşını bulduğu gibi söylentiler vardı.
Bu suçlamalar nedeniyle Engizisyon tarafından iki kez yargılandı:
- İlk yargılamadan beraat etti.
- Ancak ikinci yargılama sürerken, 1316 yılında hapishanede öldü.
Ölümüne rağmen mahkeme onu suçlu buldu ve naaşının mezardan çıkarılarak yakılmasına karar verdi. Fakat bir dostu naaşını gizlice kaçırdığı için Engizisyon, Pietro d’Abano’nun bir maketini halkın önünde yakmakla yetinmek zorunda kaldı.
Pietro d’Abano, bilime olan tutkusu ve farklı bilgi alanlarını birleştirme çabasıyla Rönesans’ın habercilerinden biri olarak görülürken, aynı zamanda Orta Çağ’ın dogmatik düşüncesiyle çatışan aydınların trajik kaderinin de bir sembolü olmuştur.
