Missed abortus, tıp literatüründe gebeliğin sonlandığı, yani embriyo veya fetüsün anne karnında öldüğü, ancak vücudun bunu fark etmeyip kanama, ağrı gibi tipik düşük belirtilerini göstermediği ve gebelik ürününü dışarı atmadığı durumu tanımlar. Türkçede bu duruma “farkedilmemiş düşük”, “sessiz düşük” veya “gecikmiş düşük” de denilmektedir.
Bu durum, düşük türleri içinde anne adayı için psikolojik olarak en zorlayıcılardan biri olabilir. Çünkü gebeliğin sonlandığına dair herhangi bir işaret olmadığı için, teşhis genellikle rutin doktor kontrolü sırasında konulur.
Neden “Missed” (Farkedilmemiş) Denir?
Bu düşük türüne “missed” yani “farkedilmemiş” veya “ıskalanmış” denmesinin sebebi, vücudun gebeliğin sonlandığını algılayamamasıdır. Normalde gebelik sonlandığında, hormon seviyelerindeki düşüş rahmin kasılarak gebelik materyalini dışarı atmasını tetikler ve bu durum kanama, kramp gibi belirtilere yol açar. Missed abortus’ta ise bu mekanizma çalışmaz; fetüs rahim içinde canlılığını yitirmesine rağmen rahim ağzı (serviks) kapalı kalır ve gebelik belirtileri (mide bulantısı, göğüslerde hassasiyet vb.) bir süre daha devam edebilir veya yavaş yavaş azalabilir.
Belirtileri ve Tanısı
Missed abortus’un en belirgin özelliği, genellikle belirti vermemesidir. Anne adayı gebeliğinin normal seyrinde devam ettiğini düşünür. Tanı, neredeyse her zaman rutin gebelik takibi sırasında yapılan ultrasonografi (USG) ile konulur:
- Kesin Tanı: Hekim, ultrason sırasında gebelik kesesinin mevcut olduğunu ancak embriyonun kalp atışlarının olmadığını tespit eder. Gebelik haftasına göre bebeğin olması gereken boyuta ulaşmadığı da görülebilir. Bu bulgu, gebeliğin sonlandığının kesin kanıtıdır.
Bazen anne adayı, gebelik belirtilerinin hafiflediğini veya kaybolduğunu fark edebilir, ancak bu her zaman belirgin bir işaret olmayabilir.
Nedenleri
Missed abortus’un nedenleri, diğer spontan düşüklerle büyük ölçüde aynıdır. En sık karşılaşılan nedenler şunlardır:
- Kromozomal Anomaliler: Erken gebelik kayıplarının %50-60’ından sorumlu olan en yaygın nedendir. Embriyodaki genetik bozukluklar, gelişiminin durmasına yol açar.
- Hormonal Sorunlar: Özellikle progesteron yetmezliği gibi durumlar.
- Rahimdeki Yapısal Problemler: Miyomlar, rahim içi yapışıklıklar veya rahim perdesi (septum) gibi anomaliler.
- Enfeksiyonlar.
- Pıhtılaşma Bozuklukları (Trombofili).
Tedavi ve Yaklaşım
Missed abortus tanısı konulduktan sonra, ölü gebelik dokusunun rahimden tahliye edilmesi gerekir. Çünkü içeride kalan doku enfeksiyon ve kanama gibi ciddi riskler oluşturabilir. Üç temel yaklaşım mevcuttur:
- Beklemeye Dayalı Yönetim: Vücudun gebelik materyalini kendi kendine, doğal yollarla atması beklenir. Bu süreç birkaç hafta sürebilir ve kanama miktarı açısından yakın takip gerektirir.
- İlaçla Tedavi: Rahim kasılmalarını başlatarak gebelik dokusunun atılmasını sağlayan ilaçlar (genellikle ağızdan veya vajinal yolla) kullanılır.
- Cerrahi Müdahale (Kürtaj): En sık uygulanan yöntemdir. Dilatasyon ve küretaj (D&C) adı verilen işlemle rahim içi güvenli bir şekilde temizlenir. Bu yöntem, süreci hızlı ve kontrollü bir şekilde sonlandırmayı sağlar ve özellikle enfeksiyon riskini en aza indirir.
Hangi yöntemin seçileceği; gebelik haftasına, hastanın genel sağlık durumuna ve hasta ile hekimin ortak kararına bağlıdır.
Bir yanıt yazın